Güncelimiz olan tüm dünyada olduğu gibi bizi de çok yakından etkileyen Küresel salgının iş hayatımızı nasıl etkilediğini ve Muğla da bir esnafımızın neler düşündüğünü anlatan bu röportajda görebilirsiniz

İŞTE AYŞE ÖZ’ÜN YAPTIĞI RÖPORTAJIN TAMAMI                             

KÜRESEL SALGIN

Değerli okurlarım, sizlerden epeydir uzak kaldım. Üç aydır Muğla Akyaka’dayım. Yerleşme telaşı, torunları ağırlama derken zaman aktı. Gazetelerden de sürekli yeni yazı istendi. Önce ne yazacağımı belirlemem gerekiyordu. Almanya’dan sevdiğim bir arkadaşım, “Pandemi (küresel salgın) konusunda yaz, güncel,” diye öneride bulundu. Evet, doğru bir yıldan fazladır güncel olan bir konu. Ne yazabilirim diye düşündüm. Bilgilerimi okuduklarımı duyduklarımı gözden geçirdim:

        *Virüs Amerika’da bir laboratuar da geliştirildi. Sonra Çinliler aldı daha geliştirerek dünyanın başına bela etti. Bir görüş yarasa yiyenlerden bulaştığını diğer görüş laboratuarlar dan sızdığı. Pek çok farklı görüş var.

        *Dan Brawn’ın bir romanında söz ettiği gibi dünya nüfusu hızla artıyor ve dünya bu kadar insanı besleyemez. Öyleyse bir virüs çıkartıp insanları kısırlaştırmalı ki nüfus azalsın.

        *Bill Gates dünya nüfusunu azaltarak insanlara çip takıp, tüm dünyayı kontrol edebilecek. (Burada aşılamadan söz ediliyor.)

        *İtalyan doktorlar yasağa rağmen otopsi yapıp hastaların yanlış tedavi edildiğini söylüyor.

        *Kimi uzmanlar kullanılan ilaçların dozunun çok yüksek olduğunu ve ölüme neden olduğunu söylüyor.

        *Kimileri böyle bir hastalık yok, ilaç tüccarlarını zengin etmek için böyle bir algı yaratılıyor.

        *Hedef kitle yaşlılar, dünya gençleşsin.

        İstemediğin kadar bilgi ve konuşmaya ulaşmak mümkün. Ama ortada bir geçek var tüm dünyada ve yurdumuzda pek çok insan bu hastalıkla pençeleşiyor ve ölüyor.

        Bu kadar bilgi kirliliği içinde benim bilgi kıtlığımla bir şeyler yazmam zor. Üstelik uzman ve otorite değilim. Onun için en iyisi bildiğim işi yapayım dedim. Öykü yazmak         Bunun için en çok etkilenen küçük esnafla konuşmaya karar verdim. Önce konuşacağım kişileri tespit etmeliydim. Sahile doğru yürürken küçük bir restoran bar gördüm. Dört beş masada insanlar yemek yiyordu. Oysa restoranlar kapalıydı. Merak ettim, içeri girdim. Barda maskeli beye işletme sahibiyle görüşmek istediğimi söyledim. “Benim,” dedi genç adam. Restoranların kapalı olduğunu ve burada yemek yiyen insanlar olduğunu söyledim. Üst katın otel olduğunu yemek yiyenlerin otel müşterisi olduğunu söyledi. Demek otel müşterileri burada yemek yiyebiliyormuş. Küresel salgınla ilgili yazı hazırladığımı söyledim, benimle konuşmak isteyip istemediğini sordum. Kabul etti bugün için sözleştik.

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN (BURAYA TIKLAYIN)