Sakarya Baro Başkanı Avukat Zafer Kazan

“ Bu bir tek adam Sistemi. Tek adamın bu ülkeye neler getirebileceği, nelere mal olabileceğini tartışmaya çalışıyoruz.

KİM OLURSA OLSUN BU TEK ADAMA KARŞIYIZ

“Kim Olursa olsun Tek adama Karşıyız diyoruz. 1924 Anayasası değişiklik tasarılarının konuşulduğu gün İzmir de Mahmut Esat Bozkurt’ların ortak söylediği bir cümle var ki:  “ Gazi Paşa katiyen emin ve müsterih olsunlar ki, milletin kendi kabil ve tavsiyeleri ile bir veçhile hakimiyesinden bir zerresini ismi ve mevkii ne olursa olsun. hiç bir makam hiçbir tevki ve teslim etmeyecektir.” Bunu söyleyen insanlar Atatürk’e büyük hayranlık duyar onu büyük bir sevgiyle bağlı olan insanlardır. Seven sevgililerini bazen Hayır diyerek korur. Ben bugün Adalet ve Kalkınma Partilileri ve onlara gönül veren yurttaşlarımıza seslenerek demek isterim ki, sevdiğinizi daha yüksek sevin, ülkemizi de bu duyguyla koruma zamanıdır diyorum.

Ve çok bir basit mantığı var bunun. Bizim milletimiz futbolu sever. Ve futbolda eğer adaletsizlik görürse kavga çıkar. Bir hakem düşünün Galatasaray-Fenerbahçe maçı gibi bir maçta hakemin hem hakemlik yaptığını, hem penaltı çaldığını, hem de Galatasaray forması altında Fenerbahçeye gol atmaya çalıştığını düşünebilir’misiniz?

O trübin yıkılır, yıkılır Bırakın trübünü ülke ayağa kalkar. Hem ülke böyle bir yetkiyle hem hakem olacaksın, hem futbolcu olacaksın. Hem de maç yöneteceksin. Böyle bir yetki verilemez. O ülke yönetilemez. derken

CHP Milletvekili-Dilek Akagün Yılmaz ise Başkanlık sistemi hakkında çok çarpıcı açıklamalarda bulundu.

İŞKTE AKGÜN YILMAZ IN O AÇIKLAMALARI ŞÖYLE.

Bugün Milletin Egemenliği olsun derken ne yazık kı daha da geriye gidiyoruz. Hepimiz o Anayasa oylamasındaki muhalefet milletvekillerine nasıl saldırıldığını gördük. Boş kağıtlara imza atıldığını ve sonuç ta da açık oy kullanmaya mecbur edilen bu yasa tasarısının oradan nasıl geçtiğini hepimiz yüreğimiz sızlayarak izledik. Oradaki AKP ve MHP milletvekillerinin evet veren milletvekillerinin yüreklerinin sesini dinleyeceklerini zannetmiştik. İçimizdende öyle ummuştuk. Ama ne yazık ki onu gerçekleştiremediler. Bir kısım küçük bir azınlık belki bu cesareti gösterdi.

Bugün Sinan Oğan gibi arkadaşlarımız ve muhalif milletvekili arkadaşlarımız saldırılara uğruyorlar. Bu konuda gerçekten duyarlı ve tutarlı davrandıkları için ülkenin geleceği için oy verdikleri için ona çağrı yaptıkları için, ama ne yazık ki orada milletvekillerini yapılan o baskıları şimdi bütün halkımıza uygulanmaya çalışılıyor.

‘OLAĞANÜSTÜ HAL DÖNEMİNDE EVET DEMEK SERBEST HAYIR DEMEK YASAK’

Olağanüstü Hal Döneminde Evet demek Serbest, Hayır demek yasak. Bunlara göğüs geriyoruz. BU YASAKLAR TÜRK MİLLETİNE ARTIK DAR GELİYOR. Bu yasaklarla Deli Gömleğiyle bizi bu şekilde zorlayamazlar. TÜRK MELLETİ, O GİZLİ GÜÇ YENİDEN ORTAYA ÇIKIYOR VE TÜRK MİLLETİ AYAGA KALKMIŞ DURUMDA.

Her yerde, her yerde, Bugün en azından yüzlerce yerde bu benzeri toplantılar yapılıyor, çok yerde arkadaşımız bu toplantıları yapıyor. Her yerden artık öbek öbek TÜRK MİLLETİ ayağa kalktığını gösteriyor.

‘ONUN İÇİN BENİM UMUDUM VAR’

Nazım’ın şu sözlerini hatırlıyorum. MESELE ESİR DÜŞMEKTE DEĞİL. MESELE ESİR OLMAMAKTA. Diyor. Bizde onun için teslim olmayacağız. Teslim alamayacaklar. Ne çıkarsa çıksın. HAYIR çıkacağına emin ben. Ama Evet çıksa dahi teslim alamayacakları için bu ülkenin geleceğini karartamayacaklar.

‘YENİ ANAYASA İLE TÜRK MİLLETİNİN EGEMENLİĞİNİ ORTADAN KALDIRNACAKLAR’

Yeni Anayasa dediler. Yeni Anayasayla beraber Türk Milletinin egemenliğini ortadan kaldırmaya çalışacaklardı. Türk kavramını ortadan kaldırmaya çalışacaklardı. Türk milletinin tepkisinden korktukları için bunu yapamadılar. Şimdi önümüze getirdikleri başkanlık sitemiyle aslında başkanlık sistemiyle Cumhurbaşkanlığı sistemiyle aldıkları yetkilerle o yeni Anayasa da yapmak istedikleri bütün yetkileri almış oluyorlar. Üniter Devlet, Ulus Devleti, Milli Devleti ortadan kaldırmak için bu 18 maddeyle aslında 70 maddeyi öngören bu değişiklikle bütün bu yetkileri almış olacaklar Türk Milletinin elinden.

BU YENİ ANAYASAYI BİZE KİMLER ÖNERİYOR.

Meclis Komisyonu Başkanı diyor ki; Türkiye yeni bir Anayasa yapmalıdır. Nedir: Azınlıklara ve yerel yapılanmalara söz hakkı verilmelidir. Azınlıklara ve yerel yapılanmalara denildiğinde, tüm mezheplere, tüm etnisitelere siz söz hakkı verecekseniz. Irak Anayasasında ki gibi aynı şekilde mezhepler etnik yapıların hakim olduğu paramparça yapılmış. YUGOSLAVYADAKİ gibi, SURİYE DE Kİ, gibi bir yapı olsun istiyorlar.

‘YENİ BİR TÜRKİYE NEDİR’

Son dönemde siyasi literatürümüzde yeni sözcüğünü duyuyorsak. Bilin ki bu bir Emperyal saldırının aslında temelini oluşturuyor.  Demektir. Emperyal bir saldırıdır. Onun talepleridir. Ben yeni sözcüğünden ben çok rahatsız oluyorum. Kuşkuyla bakıyorum. Siyası literatürde yeni doğru bir kavaram değil.

Türk Milletinin Egemenliği Bir kişiye kullandırılamaz.

Ne yazık ki Bu Türk Milletinin Egemenliği 1 kişiye kullandırılıyor. Aynı zamanda T Ceza Kanunun 309 Anayasayı İhlal, Yasama Organının Yetkilerini ortadan kaldırılması var 311 Hükümetin Yetkilerinin ortadan Tamamen kaldırılması var 312, buna göre suç işliyorlar. İşledikleri Evet veren o milletvekillerinin işledikleri suç Türk Ceza Kanuna göre Ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması gereken bur suçtur.

KONUŞMACILARIN TÜM KONUŞMALARINI ALTTAKİ VİDEODAN İZLEYEBİLİRSİNİZ.