Mebpersonel.com’da yayınlanan haberde Ataması Yapılmayan Öğretmenler Platformu adına bakanla görüşen grubun sözcüsü Sosyal Bilgiler öğretmeni Orhan Altay izlenimlerini aktardı.
Bakanla yaklaşık bir saatlik görüşme yaptıklarını ifade eden Altay, “Basının bizlere ilgisinden kaynaklı sanırım 10 kişilik ekibiyle bir saate yakın görüşme yaptık. Aslında bu görüşme bir Milli Eğitim Bakanının öğretmene ve öğretmenlik mesleğine bakışının ironik şekilde dibe çöküşünün güzel bir kanıtıydı” dedi.
Dinçer’den ücretli öğretmenlik uygulamasına son verilmesini ve ücretli öğretmenler yerine ek öğretmen ataması yapılmasını isteyen öğretmenler, yine ücretli öğretmenlik teklifi ile karşılaştı. Şubat ayında yeni bir atama yapılmayacağını söyleyen ve öğretmen açığını ücretli öğretmenlik uygulamasıyla kapatacağını söylen bakan, göreve geldiği günden beri ücretli öğretmenlik vurgusunu sıklıkla yineliyor.
Bakan eğitim emekçileriyle alay ediyor
Görüşmeye dair izlenimlerini aktaran Altay, ücretli öğretmenlerin branş dışı alanlarda derse girdiğini, ön lisans mezunlarının öğretmenlik yaptığını belirttiklerini ancak Bakan Dinçer'in “ O zaman sizde gidin ücretli öğretmenlik yapın. Biz de hayvan yetiştiricisini öğretmen yapmayalım” dediğini aktardı.
Görüşmede atanamamayan öğretmenleri Emiönü’nde yem bekleyen güvercinlere benzeten Dinçer, yanında bulunan milletvekiline dönerek “Ben öğretmen olmak isteyenleri Eminönü camisinin önünde bekleyen güvercinlere benzetiyorum. Bekliyorlar ki biri önlerine yem atsın. Allahtan çocuklarım memur olmadılar” dedi.
Onlarca öğretmen ataması yapılmadığı için intihar ederken, AYÖP kurucusu ataması yapılmadan kanser hastalığı dolayısıyla hayatını kaybederken Bakan Dinçer'in ataması yapılmayan öğretmenlerle dalga geçercesine söylediği bu sözler adeta "pes" dedirtti.
Görüşmeden aktarılan bir başka not ise Dinçer’in ataması yapılmayan öğretmenlere bakışını özetler nitelikte. Kendisiyle görüşmeye gelen öğretmen adaylarına “Eğer siz öğretmenlik yeterliliğinde olsaydınız zaten o 40 bin kişinin içinde olurdunuz, karşımda değil” diyen bakan çok yüksek puanlarla açıkta kalan öğretmenleri ise değerlendirmeye almıyor. Bu konuşmaya benzer bir örnek yakın zaman önce gerçekleşmişti. Bir toplantıda, geçenn yıl İstanbul’da göreve başlamak için gerekli puanı bu yıl aldığını ama yerleşemediğini söyleyen bir öğretmene yanıt veren Dinçer, “300 bine yakın öğretmenden birisiniz. Biz içinizden daha başarılı olanları aldık. Daha çok çalışın, gelecek sene sizi de alalım” demişti.
Ücretli öğretmenlik ücretli kölelik
Okullardaki öğretmen boşluğunu kapatmak için kısa süreli görevlendirilen öğretmenler piyasa mantığı içinde ucuz işgücü olarak kullanılıyor. Ücretli öğretmenler, girdikleri ders saatine göre ücretlendiriliyorlar. Haftada 30 saat ders veren bir ücretli öğretmenin aylık geliri ortalama 950 lira olarak hesaplanırken, bir aylık çalışmasının sonunda sigorta kesintisi ise 16 gün üzerinden işlem görüyor. Okulun tatil olduğu dönemlerde maaş alamayan ve sigorta primleri ödenmeyen ücretli öğretmenler, geçici başka işler yapmak zorunda kalıyorlar. Bakanlık, kadrosunda çalışan bir öğretmene göre maliyeti oldukça düşük olan ve olağanüstü koşullar için tarif edilen ücretli öğretmenliği adeta bir istihdam politikasına dönüştürmüş durumda.
AYÖP, ücretli öğretmenlik sistemini şöyle tanımlıyor: “Biz öğretmenleri derinden yaralayan Ücretli Öğretmenlik adında bir sistemden bahsediyoruz. Belkide çocuğunun dersine öğretmen dahi olmayan kişilerin girmesine rağmen bu durumdan haberdar olmayan veliler ve eğitimi niteliksizleştiren bir sistemden bahsediyoruz. Aynı okulda aynı şartlarda çalışmasına rağmen normal bir öğretmenin 3/1'i ücretle çalıştırılmaktan bir emek sömürüsünden bahsediyoruz. Biz öğretmenler olarak kısa kısa bu sistemin bizde açtığı yaraları dile getirmeye çalıştık umarız bu yeni nesilin yetiştiricisi biz öğretmenler için bu çarpık sistem daha fazla sürmez”.
Milli Eğitim’de 260 bin branş öğretmeni atama beklerken, öğretmen açığının yüzde10’u ücretli öğretmenlik uygulaması ile kapatılmaya çalışılıyor. Geçtiğimiz hafta konuya ilişkin bir soru önergesini yanıtlayan Dinçer, 2011-2012 eğitm öğretim yılının ikinci döneminde 53 bin 453 öğretmenin ücretli olarak görevlendirildiğini açıklamıştı.
Görüşmede dile getirilenler Dinçer ilk gafları değil. Öğretmen açığı konusunda sıklıkla kendisiyle çelişen Dinçer, öğretmen açığının söylendiği gibi olmadığını belirtirken, ataması yapılmayan öğretmenlere başka işlerde çalışmalarını önermişti. Dinçer, ”Bu ülkenin kaynaklarını, ihtiyaç duymadığımız öğretmenleri atayarak mı harcayacağız? Herkes kendi kabiliyeti ve kendi mesleğine uygun bir şekilde başka işlere de yönelsin, ihtiyacımız şu anda piyasada atama bekleyen insan kadar değil” demişti.
(soL - Haber Merkezi)
Güncelleme Tarihi: 30 Eylül 2012, 21:06