banner400

22. Yıl Geçti hala içimiz yanıyor ve korkuyoruz.

17 Ağustos Depreminin üzerinden 22 yıl geçti. Hala içimiz yanıyor. Hala tehlike var. Her an Deprem olacak diye korkuyoruz. Hala yapılan evlere güvenmiyoruz. İstanbul diken üzerinde her an İstanbul da Deprem olabilir diye yorumlar, haberler okuyoruz.

22. Yıl Geçti hala içimiz yanıyor ve korkuyoruz.

Ancak 22 yıl önce yaşadıklarımız kaybettiklerimiz bize ders oldu mu? Depreme dayanıklı evler yapabildik mi? Güven içindemiyiz. Deprem acılarını yaşamış ve sürekli depremlerle yaşayan Japonya gibi ülkelerin yaptıklari deprem duyarlılığını bizde örnek aldık mı?

UNUTMAYALIM, UNUTTURMAYALIM.

17 Ağustos Depremi'nin 22. yıl dönümü: Kaç kişi hayatını kaybetti, neler yaşandı?

Resmi rakamlara göre, depremde 18 bin 373 kişi hayatını kaybetti, 48 bin 901 kişi de yaralandı. 5 bin 840 kişi de kayboldu

Türkiye'nin yakın tarihinin en büyük felaketi olarak gösterilen 17 Ağustos depreminin 22'nci yıldönümü bugün.

1999 yılında 16 Ağustos'u 17 Ağustos'a bağlayan gece meydana gelen 7.4 büyüklüğündeki yer sarsıntısı, Türkiye tarihinin en büyük ikinci depremi olarak kayıtlara geçti.

Deprem nasıl oldu?

Türkiye'nin kuzey bölgelerden boydan boya geçen Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın batı bölümünde meydana gelen deprem, 17 Ağustos 1999 Salı günü saat 03:01'de başladı ve 45 saniye sürdü.

Depremin merkez üssü İzmit'in Gölcük ilçesi olarak açıklandı. Büyüklüğü de Richter ölçeğine göre ABD Jeolojik Araştırmalar Merkezi (USGS) tarafından 7.6; Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi tarafından ise 7.8 olarak ölçüldü.

Bununla birlikte, bugün genel olarak depremin büyüklüğü, ilk yapılan açıklamalarda duyurulan 7.4 olarak kabul ediliyor ve bu ölçü kullanılıyor.

17 Ağustos Depremi, büyüklüğü açısından Türkiye'de meydana gelen en büyük ikinci yer sarsıntısı olarak kayıtlara geçti.

Derinliği 17 kilometre olan sarsıntıda yer kabuğunun sağa doğru hareket ettiği ve 120 kilometrelik bir hat boyunca kırıldığı tespit edildi.

BUGÜN DEPREME HAZIRMIYIZ?

Ülkemiz gerçeği olan Depremlere karşı hazırmıyız? 1999 yılında meydana gelen deprem de yaşadığımız acılarden ders aldık mı?

1999 Maramar Depremi üzerinden geçen 22 yılda maalesef ülkemizde yapılaşma yine ranta kurban gitti – gidiyor. Doğa ile birlikte yaşadığımızı ve onunla barışık olmamız gerektiğini, bilimi ve akılı devre dışı bırakıp paraya tapıp gökdelenler üzerinden dünyaya bakmaya çalışan yöneticilerimiz ve ustlarımız olduğu müddetçe biz kaderimiz olan deprem sarsıntılarından acı derslerle çıkmaya devam edeceğiz demektir.

1999 Marmara Depreminin en çok acısını çeken biri olarak acı günlerin 22. Yılında 17 Ağustos 2021 günü öğle saatlerinde İstanbul un tam ortasından yaptığımız kayıtlardan görülüceği gibi tamda acının 22. Yılında İstanbul / Bağcılar da trafik sıkışmış araçlar ilerlemiyor. İleri geri gitme gelme durumu yok. Hatta sıkışmış yolda araçların arasından geçen “Biz açız” diye tabelalarla dilencilik yapan insanların acıklı görüntülerinin de 22. Yıl önceden bir farkı yok.

Yine o günler demek ders olmamış düdük gibi dikey şekilde yapılan evler insanın içini karartıyor. Allah korusun tam o anlarda bir deprem olsa o binaların hali ne olur. Yerde bir aralık bulup çakmak için depelelen araçlar ne olur?

Sade İstanbul değil ülkenin birçok yerinde yükselen binalar acaba ne kadar güvenli.

1999 Marmara Depreminin 22. Yılında hayatını kaybetmiş tüm geçmişimize ve hayatlarını bir daha yaralı olarak geçirmek durumunda kalan yaralılarımza şifalar keybettiklerimize rehmet dilerken.

“Bir daha böyle acıları Yaşatma Allahım” diyoruz. Birde doymak bilmeden doğayı bozan aç gözlülüre “fırsat verme Alallahım” diyoruz.

Pamukovahaber.com 

Mehmet Yavuz

Mehmet

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

SIRADAKİ HABER