Matur’un açıklaması şöyle:
1961 yılında gazeteciler lehine yapılan yasal düzenlemeler nedeniyle Basın Bayramı olarak kutlanmaya başlanan 10 Ocak, 1971 yılından başlayarak ilerleyen yıllarda bu hakların geri alınmasıyla Çalışan Gazeteciler Günü olarak kutlanmaktadır.
Bugün gazetecilerin birçok açıdan çalışma şartları çok zorlaşmış, ekonomik ve sosyal açıdan meslektaşlarımız geçmişi arar duruma gelmiştir. Başkalarının hak arayışlarını seslendiren, başkaları için mücadele veren bizler ne yazık ki mesleğimiz için gerekli mücadeleyi veremedik.
Bizler birbirimizle mücadele ederken elimizden gidenlerin, kaybettiklerimizin farkına varamadık. Mesleğimizin sıradan bir meslek olmadığının, gazetecilik mesleğinin demokrasilerin vazgeçilmezi olduğunu kavrayamadık. Özgür bir ortamda yapılan gazeteciliğin toplumların ve de ülkelerin gelişimine vereceği katkıyı anlatamadık.
Halkın gözü kulağı, gerçeğe ulaşma aracı olan basın organları bugün artık çok farklı mecraları kapsamaktadır. Gazete, televizyon, radyo, haber portalları ve sosyal medyada haber veren- düşüncelerini ifade eden gazeteciler için en önemli talebimiz ifade özgürlüğüdür.
Evet bugün ve her gün şunu net bir şekilde söylemek zorundayız. Basın özgürlüğü ve özgürlüğü de kapsayan ifade özgürlüğü demokrasinin temel şartıdır. Eğer demokrasiye inanıyorsak, önce basın özgürlüğüne sahip çıkmalıyız.
2017’nin gazeteciler ve ülkemiz için huzur dolu bir yol olmasını diliyor, tüm meslektaşlarımın bu özel gününü kutluyorum.
Güncelleme Tarihi: 10 Ocak 2017, 11:52
sayın başkanın açıklamasının her kelimesine satır satır katılıyorum.ancak elinde kaleminden başka silahı olmayan gazeteciler yazdıklarından dolayı tutuklu olarak yargılanıyorlarsa ve aylar geçtikten sonra bile haklarında bir iddianame mahkemeye sunulamıyorsa ortada ne basın özgürlüğü ne de gazeteci hakları kalıyor.