Ülkemizde bir söz vardı. Kuralsızlık olan yerlerde Orman Kanunları geçer derler. İşte Tamda öyle Pamukova Eskiyayla havzası denen bölgede baraj yapıyoruz diye binlerce dönüm arazide yetişmiş ormanlara resmen işkence yapılıyor, bitki örtüsü talan ediliyor, orada canlılar için yaşam alanları tahrip edilip mağaralar kırılıyor, bitkiler öldürülüyor. Tamda tanım böyle işte.
İki gün önce bölgeye sessiz sedasız giden Sakarya Büyükşehir belediye başkanı ve heyetini karşılayan bölgenin bazı muhtarlarında şahit olduğu olay da
Büyükşehir Başkanı Zeki Toçoğlu bölgeyi geziyor ve incelemelerde bulunuyor.
Toçoğlu yok edilmiş doğal bir çevrede kelleştirilmiş tepelerin üzerinden Roma’yı keşfetmiş bir kahraman edası ile elini uzak tepelere işaret ederek yok ettirdikleri doğal yapıyı gösteriyor “bakın biz ormanları, çiçekleri, bitkileri böyle yok ederiz işte,” dercesine bir şeyler anlatıyor.
ZEKİ TOÇOĞLU NEYE GÜLÜYOR?
AKÇAY BARAJI DENEN YER NEDİR NE DEĞİLDİR ? BİRAZ İNCELERSBEK ANLAYABİLİRİZ DİYE DÜŞÜNÜYORUZ.
ADASU ile 1960 yılında başlayan Akçay deresi hikayesi o tarihlerde Adapazarı’na tatlı su götürmek için derelere doğayı bozmadan döşenen borularla Adapazarı’nın köylerine kadar su götürülüyordu. Giden su belediye tarafından vatandaşlara paralı olarak satılıyor, hizmeti de belediye sağlıyordu.
55 yıldır Sakarya ya tatlı su taşıyan bölgemizdeki Gümüşdere, Acısu, Domuzdere ve onların yan kolları dereler ve çevresindeki doğal yapı hiçte tahrip olmadan bu iş yapılırken, birden derelerin önü kesilerek Akçay denen bölgede baraj yapımı işi çıkıyor. Baraj yapımı paralı bir iş olduğu için zaman içinde iş kılıfına uydurulup Sakarya Büyükşehir Belediyesi tarafından iller bankası da devreye sokularak bu proje devreye sokuluyor.
Proje bedeli 61 milyon (Eski para ile 61 trilyon a ihale ediliyor) ihaleyi alan Nuryol İnşaat 2014 yılında çalışmalara başlıyor.
ÖNCE ORMLANLARDAN BAŞLADILAR.
Binlerce dönüm alanda önce orman kesimi ile işe başlanıyor. Bölgede ki orman işi yapan köylüler yerine ormanı temizleme işleri birilerine veriliyor. O birileri 2 seneden beri ormanı kesme ile bitiremediği gibi dönem dönem yeni kesim alanları açılıp oralarda da yan yol, dik yol, geçit, köprü vs bahane edilerek kesim serbert istendiği zaman ağaç kesimi yaptırılıyor.
Sayısı ve miktarını bu haberden sonra belki yetkililer açıklarda bizde haber olarak yazar ve ne kadar ağaç kesildiğini okuyucularımız ile paylaşırız.
HİDRO ELEKTRİK SANTRALLER NERDEN ÇIKTI?
Sözde Sakarya ya tatlı su için yapıldığı söylenen Akçay Baraj çalışmaları bittikten sonra bölgeye, (Pamukova ve 30 köyü dahil, Geyve ve köyleri 60 ile Alifuatpaşa ve köyleri) bu sudan yararlanacaktı.
Son ana kadar bölgedeki ne ileri gelen yetkiliden, nede sıradan vatandaştan tepki gelmemesi üzerine barajdan bölgeye su verilmesi taahütleri hiç konuşulmazken, birde Türkiye’nin sıkıntılarından olan Karadeniz bölgesi de dahil şimdi Hidroelektrik Santralinden söz edilmeye başlandı.
Daha önceleri Hidroelektrik Santral konuşulmadan süreç geçtikten sonra açıklanması ise “Alıştıra Alıştıra” vatandaşı tepkisizleştirme stratejisi olduğunu göstermekte. Daha projenin başında açıklansa mahkeme yolu ile Hidroelektrik Santralleri için dava açılıp kazanılabilirdi. Çünkü sadece bizde değil. Türkiye de birçok yerde mahkeme bu tür projeleri durdurdu.
Not: Baraj üzerine yapılacağı söylenen 3 adet Hidroelektrik Santralin daha şimdiden 100 milyon tl ye başka birilerine verildiği de iddialara arasında.
ZEMİN ÇÜRÜK İDDİALARINA KİMSE AÇIKLIK GETİRMİYOR.
Akçay Barajı projesi onaylandıktan sonra, ilk iş olarak ağaçlar kesildi. Zemin etüt çalışmaları ise kesimden sonra yapıldı. O tarihlerde zemin etüdü yapan firma yetkililerinden edindiğimiz bilgiye göre zeminden (40 metre) derinlikte alınan çok sayıdaki numune den zeminin bozuk olduğu anlaşıldığı öğrenmiştik.
Nuryol İnşaat’ın işi almasından sonra yeniden zemin etütleri yapıldığı hatta birçok kurumun baypas edildiği iddia ediliyor.
DSİ bölgede en etkili kurumken DSİ Eskişehir Bölge Müdürlüğüne yaptığımız bilgilenme yazımız sonunda verdikleri yanıtta kendilerinin hiçbir şekilde bölgedeki yapılan Baraj çalışmasında olmadıklarını açıklamışlardı.
Çet Raporlarını yapan Selin İnşat ise o tarihlerde yine bilgilendirme yazısında kısa açıklamada bulunmuş yetkili kurumun Sakarya Büyükşehir belediyesi olduğu söylemişti.
Baraj çalışmalarında en önemli gelişme ise ilk defa Pamukovahaber.com tarafından görüntülediğimiz barajın önünü kapatma çalışmalarında görüleceği gibi birgün önce yere serilen betonun çökmesi ve zeminin kaygan olması çalışanlarında endişelenilmesine neden olduğu bilgisi almıştık..
Hatta zor bölge olarak görülen baraj kapatma çalışmalarının yapılacağı yerin çok eski yıllardan beri “Eski Gavur kapısı” yolu olarak ya da “Hocamar merası” olarak bilinen geçit bölgesinde Kurtuluş Savaşı sırasında çetelerin geçtiği yer olarak adlandırılması, zamanın eşkiyalarından olan Lefter adlı Rum çetenin çok sayıda yol kesme işini burada yaptığı da anlatılıyor.
Yine Türkiye tren tarihin önemli notlarından biride aynı bölgede Değirmen vardı. Degirmen yolundan o tarihlerde trevers kesimi yapıldığı, bu yerde daha eski tarihlerde ise gemiler için kıymetli ağaçlar bulunduğu gemilerin kaburgasını yapmada bu ağaçlardan kesilerek gönderildiği anlatılıyor.
Ancak bu anda kesilen ağaç sayısı öyle gemi kaburgasına, ya da tren yollarına değil birilerinin cebine giden para yolu olarak kullanılıyor gibi görülüyor.