Referandum çalışmalarının Ak Parti ve Karşısı partiler arasındaki yarışa döndüğünü de iddia etti. “Anayasa değişikliği ile demokrasi ve özgürlüklerinin önü açılacak. Ancak muhalefet anayasa paketinde ekonomik maddeler olmadığını söylüyor. Bu paket sivil anayasa çalışmasıdır. İçinde özgürlük ve demokratik özgürlüklerin önünü açacak maddeler var” dedi.
Dişli: Referandum çalışmalarında Başbakanın 36 ilde miting düzenleyerek neden evet verilmesi konusunda halkı bilgilendirdiğini bu çalışmalara parti olarak milletvekili dahil teşkilatlarında ülke genelinde çalıştıklarını söyledi.
Pamukova da ise gitmedikleri tek köy kaldığını onun için Pamukova geldiklerini söyledi.
Dişli çalışmaları şöyle değerlendirdi.
Bir ak parti var birde Ak Partinin karşısında olanlar var.
“Ak’ın karşısında olanlar, Bunun bir Tayip Erdoğan oylaması, Ak partiye karne verme diyorlar. Gidiyor bir muhalefet partisi diyor ki sizin üzümünüzle ilgili çare var mı bu anayasa paketinde. Anayasa değişikliği içinde ekonomi ile ilgili maddeler olmaz. Ekonomi ile ilgili bizim karnemizi zaten halk verecek, Önümüzdeki yıl haziran ve temmuz ayı içersinde zaten yasa gereği yeni seçim yapacağız. Ama bu demokratikleşme ile ilgili sivil insiyatifi ele geçirmeyle ilgili bir değişikliktir.
Bu anayasa değişikliği sadece Türkiye için değil Bölge içinde gereklidir.
Türkiye’nin ekonomik zenginliği sadece Türkiye için değil. Bölge insanı içinde lazım.
Bugün bölgemizde huzuru sağlayacak, barışa aracılık yapacak tek ülke Türkiye’dir. Sadece orta doğu için değil, Balkanlar içinde bu böyle, Kafkaslar içinde böyle, Bosna-Hersek te huzur varsa bu Türkiye’nin sayesinde. İran’a bugün müdahale edilmediyse Türkiye’nin hala müzakereleri açık tutma gayretinin sonucudur. Lübnan’da hükümet kurulduysa bu Türkiye’nin sayesinde. Irak’ta suniler seçime girdiyse Türkiye’nin girişimleri sayesindedir. Irak hükümeti ile Türkiye hükümeti arasında bakanları ortak yüksek istişare toplantıları yapıyorlar Suriye ile bunu yapıyoruz. En son Yunanistan’la yaptık. Bugün 53 ülke ile vizeyi kaldırdık. Ülke halkları daha iyi bir birlerini tanısınlar, Turizm gelişsin dolasıyla ticaret gelişsin diye. Biz komşu ülkelerle hem ticari ilişkiyi geliştireceğiz, hem siyasi ilişkiyi geliştireceğiz, Dolasiyla kendimize yeter ekonomik bir bölge oluşturacağız. Tüm gayretimiz bu. Bu anlamda diyoruz ki komşularımızla sıfır sorunlu bir politika izleyeceğiz. Daha önceki anlayış neydi? Türkiye’nin üç tarafı denizle çevrili, dört tarafı düşmanla çevrili, Adeta kendi içine kapanık bir Türkiye’ydi. Bugün diyoruz ki bütün komşularımızla sorunlarımızı çözeceğiz. Tabi ki karşılıklı masa etrafında hep ben kazanacağım anlamına gelmez. Çözemediğimiz sorunlarımız olursa onu bir kenarda tutacağız.
Kendi tarihimizi kendimiz yazacağız.
Bizim 1000 yıllık tarihimiz var. Tarihimizi 1908-1915 arasına mahküm etmişiz. Biz şimdi konuşuyoruz işte Yüksek İstişare toplantılarında Tarihlerimizi Fransız İngiliz tarihçilerinin gözüyle değil, kendi tarihçilerimizin gözüyle yeniden yazalım. İşte tarih kitaplarımız içindeki birbirimizi Fransız gözüyle, İngiliz gözüyle suçlayıcı metinleri çıkartalım, yeni metinler yazalım. Bin yıllık bir arada yaşayan ulusları yeniden bir araya getirelim. Her anlamda ekonomik anlamda, siyasal anlamda, zaten kültüler anlamda iç içeyiz. Ortadoğu bölgesinin yemeği bizim yemeğimiz, folkloruyla bizim folklorumuz, inancıyla bizim inancımız arasında çok büyük bir fark yok. O mozaik zaten Türkiye’ye de yansımış. Buradan bir kasaban başka bir kasabaya gittiğimizde yemeği değişiyor, konuşmak değişiyor, folkloru değişiyor, bırakınız Türkiye’yi bu zenginliği bu mozaiği kendi zenginlimizi daha geniş uluslara toplumlara yayabiliriz. Oda bizim vizeleri kaldırmamız ekonomik gelişme ile paralel yapılacak bir şeydir. Sivil anayasaya geçiş ekonomik gelişmeyle beraber demokratik gelişmeyle paralel yapılacak bir şeydir.” Dedi.
Dişli Pamukova ve köylerini gezdikten sonra ilçeden ayrıldı.