MHRS ORANLARI İNCELENDİ
E-reçete uygulamasının hekimler arasında daha fazla yaygınlaştırılması gerektiğinin altını çizen Sağlam, “Sosyal Güvenlik Kurumu özel ve kamuda hizmeti veren tüm sağlık tesislerindeki hekimlerin e-reçete sistemini kullanmasını istiyor. Bu konuda hastane yöneticilerimizin reçete istatistiklerini değerlendirerek eski usul elle reçete yazılması durumuna son vermesi gerekiyor.” Şeklinde konuşarak uyarıda bulundu. MHRS oranlarına değinen Sağlam, 2016 yılında Genel Sekreterlik bünyesindeki 13 hastanede MHRS üzerinden 2 milyon 147 bin 972 muayene açıldığını kaydetti. MHRS’den alınan randevulara bakıldığında ayda ortalama 20 bin kişinin aldığı randevuya gelmediğini hatırlatan Sağlam “Bu konuda vatandaşımızın duyarlı olmasını istiyoruz. MHRS’den randevu alan bir kişi, randevusuna bir sebeple gidemeyecek durumdaysa randevusunu iptal ettirsin. Bir başkasının geç randevu almasına mani olmasın. Hastane yöneticilerimiz de MHRS oranlarını yükseltsin.” dedi.
İLÇELERDE DOĞUM DESTEKLENECEK
Hastanelerin doğum oranları üzerinde duran Genel Sekreter Sağlam, özellikle ilçe hastanelerindeki ebelerin normal doğum konusunda gayretli olması gerektiğinin altını çizdi. İlçe hastanelerinin anne ve bebek sağlığı konusunda yapılan takiplerde tıbbi bir risk olmadığı sürece anne adaylarının normal doğumları yaptırması gerektiğini belirten Sağlam “Bu sayede merkezde SAÜEAH Kadın Doğum ve Çocuk Kliniği’ndeki yük azaltıla bilir. Normal doğum için anne adaylarının ilçelerden kalkıp merkeze gelmesine gerek yok. Bu konuda ilçe hastanelerimizdeki ebelerimiz kendilerine güvenmeli ve her zaman yanlarında olduğumuzu, bu konuda destek olacağımızı bilmeli.” diye konuştu.
SEZARYEN SAĞLIK SORUNUNA YOL AÇIYOR
Sezaryenle doğum konusunda da hassas olduklarını dile getiren Sağlam “Sezaryen doğuma tıbbi bir müdahaledir ve anne yada bebek için tıbbı bir gereklilik olmadığı sürece yapılmamalıdır. Maalesef gerek kamuda, gerekse özel sektörde sezaryenle doğum son yıllarda bir hayli artış göstermiştir. Sağlık Bakanımız Sayın Recep Akdağ bu konuyu sık sık gündeme getiriyor. Gelişmiş ülkeler sezaryenle doğumu terk ederek normal doğuma yöneliyor. Tıbbi gereklilik olmadığı sürece anne adayları sezaryenden kaçınmalı. Normal doğumum bebeği için ne kadar önemli olduğunu bilmeli. Sezaryenle doğan çocukların bağışıklık sistemi zayıf oluyor ve bu yüzden hayatı boyunca birçok hastalığı yakalanması söz konusu oluyor. Bu konuda ebelerimiz ve kadın doğum hekimlerimiz de aileleri bilgilendirmeli. Hem kamuda hem de özel hastanelerimizde sezaryenle doğumu azaltmalıyız.” dedi.
KOORDİNASYON İYİ İŞLETİLMELİ
Acil servislerde hasta sevkleriyle ilgili analizlerinde yer aldığı toplantıda Sağlam, ilçelerden yapılan hasta sevklerinin nedenleri hakkında hastane yöneticilerinin görüşlerini aldı. 2016 yılında acil servislerden il içi ve il dışına gönderile hasta sevklerini değerlendiren Sağlam, bu yılın ocak ayında il içi ve il dışı olarak toplam bin 477 hasta sevkinin gerçekleştiğine dikkat çekti. Sağlam “İl dışına hasta sevki konusu bizim için çok önemli. Yoğun bakım yatak sorunu genel bir sorun ancak serviste yer yok diye hastalar il dışına gönderilmemeli. İlçe hastanelerimiz ve merkezdeki hasta yoğunluğu fazla olan hastanelerimizin uzman doktorları arasında koordinasyon iyi işlerse bu durumu minimuma indirebiliriz.” diye konuştu.
HASTA SEVKLERİ İNCELENİYOR
Hasta sevklerinin mümkün olduğu ölçüde azaltılması uyarısında bulunan Sağlam, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu konuda Tıbbi Hizmetler Başkanlığımız bir çalışma yaptı. Sevki yapılan hastaların durumu günlük olarak hastane yöneticilerine gidiyor. Hasta niye sevk edilmiş? Yatırılmış mı? Yatırılmaya gerek görülmeden taburcu mu edilmiş? Hepsini görüyorsunuz. Buna göre gereksiz sevkleri önleyecek, özellikle SAÜEAH ile Yenikent ve Toyotasa hastanelerimizde hasta yoğunluğunu artıran sevkleri azaltmak için gerekli adımları atacağız.” diye konuştu.
GEREKSİZ ANTİBİYOTİKLE MÜCADELE
Geçen ay Sağlık Bakanlığı tarafından yurt genelinde başlatılan gereksiz antibiyotik tüketimiyle mücadeleye ilişkin çalışmalara da değinen Genel Sekreter Sağlam, hızlı antijen testi ile doktora başvuran birçok hastanın tedavisiyle ilgili beş dakikada antibiyotiğe ihtiyacı olup olmadığının anlaşıldığını hatırlattı. Kulak burun boğaz, çocuk hastalıkları bölümlerinde daha fazla olmak üzere; gribal enfeksiyonlarla ilgili hastalara doktor tarafından test uygulanırken, test sonucu pozitif çıkan hastalara antibiyotik yazıldığını belirten Sağlam “Gereksiz antibiyotiğin insan sağlığına verdiği zararı önleyerek, antibiyotik tüketimini azaltmak için sağılık tesislerimizde yapılan çalışmaları yakından takip ediyoruz.” dedi.