Ancak ilginç olan bir şey var. Bu park bölgede önemli bir boşluğu, yoğun bir şekilde çocukların da ilgi alanı olacağı söylenip durdu. Birde bu mahallenin kültürlü ve elit insanlardan oluştuğu parkın temiz ve bakımlı olması gerektiği belediye çalışanları tarafından dile getirildi ve belediye elinden gelen en iyisini yapmaya çalıştı.
Adının Cumhuriyet Parkı olacağı söylenen parkta şimdiden olumsuz ve parka zarar veren insanların toplandığını üzülerek yazmak istiyoruz.
Çocuklar için kurulmuş bölümde salıncak ve gondollar bulunmakta.
Bir gün küçük çocuğunu gondola bindirmiş bir baba kendisi de çocuğunun karşısına oturmuş çocuğunun karşısında ayak ayaküstüne atmış bir elinde kuru yemiş torbası hem sallanıyor, hem de torbadan ağzına götürdüğü çekirdekleri kemirip kabuklarını tuu diye havaya fırlatıyor. Baba çok keyifli ancak karşısındaki küçük çocuk un üzerine bile fırlayan çekirdeklerden çocuk rahatsız, çocuk üzerine gelen çekirdeklerden korunmak için gondolda başını sağa sola sallayarak korunmaya çalışıyor. Ancak baba çok rahat ayak ayaküstünde sallanmaya devam ediyor.
Parkta öğle saatlerine yakın iki tane lise düzeyinde öğrenci (kız ve erkek) masaların birinde oturuyorlar. Öyle samimi oturuyorlar ki. Bir birlerine zaman zaman sarılıp saçlarını okşuyorlar. Öğle saatlerinde okullarından gelen öğrenciler özellikle bu öğrencileri bu şekilde gördükleri için (çocuk psikolojisi olsa gerek) onlara sürtünerek geçiyorlar ancak gençlerin umurlarında bile değil.
Okuldan guruplar halinde gelen ve parkın ortasından geçen çocuklardan ikisi park girişindeki ışıklara elleri ile çekip kopartıyorlar.
Öğrencilerin evlerine geçip gittikleri ve yemeklerini yedikten sonra okullarına döndükleri halde, liseli iki genç hala parkta oturuyor. Bu gençler mutlaka okullarına gitmediler. Okulda öğretmenler bu iki genci yok yazmış olabilirler, Ancak akşam eve gidecek olan bu gençler mutlaka okuldan geldiklerini söyleyeceklerdir.
Belediye çalışanları ve özellikle parkı görmek için gelen belediye başkanı her gün ziyaret yaptıktan sonra çalışanlara eksikler konusunda talimatlar vermiş olmalı ki, yeniden süs ağaçları, yeni bitkiler, yeni masalar, yeni ağaçlar diktiriyor. Parkın temiz olması için gün aşırı aranzör gelip parkı yukarıdan aşağıya yıkıyor. Ağaçlara ve yeni dikilen bitkilere su veriyor.
Bir gün sonra gece parka ellerinde kuru yemişlerle gelenler, ellerinde içeceklerle gelmiş olanlar yediklerinin kabuklarını yerlere, içtiklerinin boş kaplarını yerlere ve masa üstlerine bırakıp gidiyorlar. Parkta sık aralıklarla konmuş çöp bidonlarına çöplerini atmayan, ya da atmayı bile aklına getirmeyen insanların park kültüründen manzaraları gördüklerimizi ve sizlerle paylaştığımız fotoğrafları gördükten sonra sanırım sizlerde park kültürümüzün ne denli gelişmiş düzeyde olduğunu göreceksiniz diye sizlerle bu görüntüleri paylaşıyoruz.
Güncelleme Tarihi: 06 Aralık 2011, 23:31
Okumakla alakası yok bu insanın içinde vicdanınna yakıştırabileceği bişey dünyada ne okuyanlar var hepsi birbirinden geri