banner400

Eğitime demokrasi gelecek mi?

Demokrasi: Halkın kendi kendisini yönetmek demek olduğuna göre. Eğitim de halk kendi kendini yönetiyor mu?
Çocuklarını okullara gönderen halk eğitimde ne kadar söz sahibi?
Türk Milli Eğitim kadrosunda 700 bin çalışan, hak ettikleri yere seçilerek mi geliyorlar, yoksa birilerinin iteklemesi ile mi geliyorlar?
 
Bu iki sorunun cevabını vermek için milli eğitim içinde olmak ve eğitim çalışanlarından olmaya gerek yok.
Hani AKP iktidarı HSYK (Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu)’nın daha demokratik olması için Türkiye de 90 bin dolayındaki Hakim Savcıya seçme ve seçilme hakkı veriyoruz demişti ve peşinden HSYK ya neşter vurmuştu ya, neden acaba yeni bakan da “Eğitimde demokrasi yok, eğitime neşter vuruyorum” demiyor?
 
EÖYK kurup tüm okul müdürleri dahil il, ilçe milli eğitim müdürlerini seçim yolu ile meslektaşlarına seçtirmiyor. Kaldı ki HSYK bünyesinde 90 bin çalışan Eğitim bünyesinde 700 bin çalışan var.
Eğer demokrasi halkın kendi kendini yönetmesi ise çoğunlukların çalıştığı alanda bu demokrasinin uygulanması gerekmez mi?
 
EÖYK (Eğitim Öğretim Çalışanları Yüksek Kurulu) gibi adı pek önemli değil ama işlevi HSYK ya benzeyecek bir kurum oluşturup eğitim çalışanlarınıda demokrasiye uygun şekilde şeçtirmek İleri Demokrasiden bahsedenlerin yapmaları gereken en önemli iştir. Aksi taktirde kimse demokrasi ye inanmaz.
 
Günümüzde Milli Eğitim çalışanları arasından adamım yoluyla iktidara yakın kimseleri atamak demokratik ülkelerde olmayan şeylerdir.
 
Bir zamanlar okullarda okul müdürlerini seçen öğretmenler artık o yetkiye sahip değiller. Sendikalar ise susturulmuş meydan sadece yandaş gibi görünen sendikalara kalmıştır.
 
Eğitimin en önemli öğeleri olan öğrenci velileri ise sadece okullarda adı var işlevi olmayan Okul Aile Birliği, Okul Koruma Derneği gibi derneklere hapsedilmiş eğitime hiçbir şekilde katılamamakta ve etkili olamamaktadır.
 
İleri Dömokrasiyi geçiniz bugün;
Pamukova da ki bazı okallarda yönetici atama yönetmeliğini bile arkadan dolanarak yönetici atamaları yapılmakta, istenmeyen yöneticileri okul norm kadrolarını aç-kapa yaparak yönetici atadıkları sokakta çocuklar tarafından bile bilinmekte, başarı ödülü gibi milletin hakkı olan maaşla ödüllendirme, taktir, teşekkür gibi belgeleri subjektif olarak verenler kendi yandaşlarını kolutkalara oturtup tüğü bitmemiş yetimin haklarını gasbetmekteler.
 
Pamukova da bir okulda başmüdür yardımcısını istemeyen müdür efendi. Okulun kaydını durdurur ve okulu atamaya kapatır. Tabi 500 e düşen öğrenci durumunda istenmeyen başmüdür yardımcısı otomatikman düşer, istenmeyen başmüdür yardımcısı başka ilçeye gittikten sonra okul kaydı açılır. Öğrenci sayısı 501 e çıkar bu defa istenmeyen müdür gitmiş yerine istenen kendi adamları gelmiştir. İşte bu durumdan asıl eğitim metası olan veli acaba haberdarmıdır?
 
Başka bir örnekte de yeni okul açıyorum diye bir kurucu müdür ataması yapılır. Yeni eğitim-öğretim dönemi için yeni okula müdür ataması yapılacak, ancak okulun yöneticisi yok diye okulun açık gösterilmesi gerekirken okul kapalı gösterilir. Peki şimdi ne olacak dersiniz. (Daha önce benzeri olan okullarımız var) Okullar eğitime başladıktan sonra artık laf olsun diye okulu açık gösterirler. Sonra kimse talip olmadı diye kurucu müdürleri hadi bakalım okul müdürü oluveriyor.
 
İşte yapılan budur. Yönetici atama yönetmeliğini delmek onu arkadan dolanmak çok kolay.
Bütün bu işlerin olmaması için önce velinin bilinçli ve istekli olması gerekir. Veli biricik yavrusunu veridiğu okulun yöneticisinin ne şekilde atandığını, okulda gecici mi, asil mi öğretmenle çalışıldığını bilmek zorunda, Ayrıca okulun güvenlik durumu hakkında da bilgi almasını bilmeli.
 
Veli istemeli, Öğretmen istemeli, demokrasi gelmeli.
Ancak hiçbir hak verilmez. Hak alınır buda unutulmamalı.

Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir.

Üye değilseniz hemen üye olun veya giriş yapın.

YORUMLAR
bahattin ihtiyar
bahattin ihtiyar - 13 yıl Önce

ağzına sağlık hocam doğruları yazmışsın ya seni buralardan kovmasınlar bürokrasiyi aşamadığımız zaman demokrasiye ulaşamayız önce bürokrasi