Almanya’nın yüksek trajlı gazetesi Bild, geçtiğimiz Pazar günü sandığa giden Yunan halkını, yayınladığı açık bir mektupla uyardı.
Uyarının kısa özeti “Paranızı biz ödüyoruz, oy kullanırken aklınızı başınıza alın” ve “Artık seçimlerde hata yapmayın”dı. Bild, bu açık mektubu hem Yunanca hem de Almanca olarak yayınladı.
Bild, Yunanlılara seslenerek “Özgür olduğunuzu söylüyorsunuz. Her şey elinizde(!). Eğer bizim milyarlarımıza ihtiyacınız olmasaydı, o zaman sağdan olsun soldan olsun istediğiniz gibi seçerdiniz. İki yılı aşkın süredir, banka ATM’lerinden biz Almanların ve diğer AB ülkelerinin koyduğu paralar çıkıyor.” diye aba altından sert bir sopa gösterdi.
Bize hedef gösterdikleri Avrupa’nın, çağdaş ve ileri demokrasi örneği bu olsa gerek. Yarım asrı yakalamış ömrümde böyle bir küstahlık görmedim. Bu sebeble Yunanlıların düştüğü duruma üzüldüm.
Fakat Yunanlılarda, Bild’in verdiği mesajı anlamış olacak ki, AB’nin sesizce(!) desteklediği merkez sağdaki euro taraftarı Yeni Demokrasi Hareketi, aşırı solcu SYRIZA’yı geride bırakarak seçimi önde tamamladı ve böylece Avrupa rahat nefes aldı.
Ancak bu gelişmeler olurken Türkiye’nin Yunanistan’dan bir farkı var mı diye de düşünmeden edemedim. Acaba bizde ileride böyle küstahlıklara muhatap oluyor muyuz, bizimde seçmen irademize ipotek konulur mu diye kendi kendime sorular sordum.
Kanaatime göre Türkiye ile Yunanistan arasında pek bir fark yoktur. Türkiye’nin birçok açıdan artıları bulunsa bile Yunanistan ile karşılaştırıldığında inanılmaz büyük sorunları vardır.
Hristiyan dünyanın küresel devleri; Bild’in açık mektubunda olduğu gibi, inanç ve akrabalık ilişkileri içinde oldukları Yunanistan’a karşı, böyle bir küstah tavrı sergileyebiliyorsa, Türkiye için neler yapabileceklerini tasavvur bile etmek istemiyorum. Hem de bunları çağdaş, özgürlükçü ve ileri bir demokrasi anlayışı içinde yapıyorlarsa(!)
Ben bir kahin değilim ama Türkiye’yi bölmeyi başaramaz ve sömürüyü günümüzde olduğu gibi sürdüremezlerse, bu güne kadar sağladıkları ekonomik desteğe nihayet verecek ve Türkiye’yi Yunanistan’ın durumuna düşüreceklerdir. Meksika’da toplanan G 20 zirvesinin başlıca konularından biri Avrupa’da yaşanan kriz ve yansımalarıdır. Bakalım bunun Türkiye’ye kısa vadede etkisi ne olacaktır.
O zaman hazır olun Bild’in Türkçe ve Almanca açık mektubuna...
Gerçi biz uyanık bir milletiz. Küresel sermayenin kontrolünde olan medyamız, 2002 genel seçimlerinden bu yana ekonomik krizden kurtuluşun ve ekonomik istikrarın sürmesinin, AKP iktidarından geçtiğini bas bas vurgulayarak bir yerde Bild’in Yunanistan seçimleri için yaptığını yapmıyor mu?
İstikrar sürsün, bir daha bir daha, durmak yok yola devam sloganlarının ve bunların medya tarafından işlenmesinin ve de AKP giderse ekonomi yoldan çıkar korkusunun pompalanmasının, Bild’in yaptığının üsturuplu bir şekilde ifadesi değilse, ne şekilde izah edebiliriz?
Her neyse görün işte; parayı veren düdüğü çalmak istiyor. Biraz ık mık ederseniz; gurur, onur, şeref, haysiyet vs. gibi hiçbir şey tanımıyorlar. Öyle Bild’in yaptığı gibi açık mektupla kurtarırsanız, yatıp kalkıp halinize şükredin. Çünkü biz 30 Ekim 1918 Mondros Mütarekesi’nden sonraki günleri yaşadık.
Bunlar klasik tefeci gibi; borcunuzu ödeyemezseniz ya malını, ya canını ya da toprağını deyiveriyorlar. Eh bizde de çok şükür hepsi var! Bunlar akrabaları olan Yunan’a bunu yapıyorlar ya, gerisini koyverin gitsin...
Ancak Türk Milleti uyanıktır. Biz Bild’in açık mektubuna muhatap olmamak ve başımıza gelecek olanı bildiğimiz için, onların istediği gibi oy vererek hep AKP’yi tek başına iktidar yapıyoruz. Ne akıllı milletiz değilmi? Komşumuz Yunan biraz bizden örnek alsa ve sandığa giderken küresel güçlerle, ABD ve Avrupa Birliği ile istikrar ve işbirliği sürsün dese ne olur? Elin mi kırılır be Yunanlı? İlla ki Alman’ın açık mektubu ile sana küstahlık etmesimi gerek? Bak Türkiye’ye, durmadan yola devam et...