Toplatıda Tarım konusu ve çiftçinin durumu konuşuldu.
Açış Konuşmasını yapan Pamukova Ziraat Odası Başkanı Yaşar Ulukaya Çiftçinin sorunları olduğunu söyledi
“Devlet bize imkan tanımazsa işimiz zor olacak” dedi.
Buşkan Ulukaya;
Pamukova Çiftçimizin sorunları var. En büyük sorunumuz girdi maliyetleri.
Son zamanlarda gübre, mazot ve kimyasal ilaçlara yapılan zamlar üreticilerimizin bellerini büküyor.
Bu şartlar altında çiftçimiz nasıl çıftçilik yapacak. Buna biz anlam veremiyoruz. Şimdi önümüzdeki sezonda kesinlikle kiloda da rokoltede de düşüş olacaktır. Biz bunları kullanamazsak, devlet bize imkan tanımazsa işimiz çok zor olacak.
BİZİM BÖLGEMİZ İLEDE SORUNLARIMIZ VAR
İkinci bir hususta ise; Bizim bölgemizle ilgili bir barajımız var. Pamukova’nın Can Damarı niteliğinde bir barajımız var. Bu 80 bin dönüm araziyi Kapalı Sistem, Cazibeli şekilde sulama olarak ta elektrik kullanımı yok olan bu projenin ihalesi 2016 yılında etüt çalışmaları bittiği halde şu ana kadar ihalesinin yapılmaması bizleri gerçekten çok düşündürmektedir. Hatta buradaki projede Gölet alanına bir arıtma tesisi kurulup Akçay Barjında olduğu gibi barajının içme su olarakta kullanılması gündemdedir. Ama ne yazık ki şu an ihalesi bile yapılmadı. Bu büyük sorun.
ÇİFTÇİMİZ BEYANNAMELERİNİ VEREMEDİ
Birde Beyannamelerle ilgili sıkıntılarımız var. Çok çiftimiz beyannamelerini verememişler. Bunun uzatılması konusunda bir istekleri var. Şu anda verilen beyannameler cezalı olacakmış.
SULAMA İLEDE İLGİLİ SORUNLARIMIZ VAR.
Birde sulamayla ilgili fiyatlarda çok değişken fiyat var. Beçenin bir tarafı yarı parası diğer tarafı iki misli parası oluyor. Bunun düzeltilmesini istiyoruz” dedi.
İkinci Konuşmayı İl Koordinason Kurulu Başkanı Ali Şener Bayraktan yaptı.
Şener Bayraktar: Çiftçinin zor süreçlerden geçtiğini söyledi. “
Buraya sizlerin sorunlarını dinlemek için geldik’ dedi.
Ali Şener Bayraktar Şunları söyledi.
Sakarya Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu olarak düzenlediğimiz ve her ay düzenli olarak bir ilçede gerçekleştirdiğimiz koordinasyon toplantısına hoş geldiniz.
Pamukova da daha önceleri değişik koordinasyon toplantıları gerçekleştirdik. Bu toplantılarda bizlere iletilen sorunları yetkili mercilere, gerek sözlü, gerek yazılı olarak hazırladığımız raporlarla iletiyoruz ve sizlerden gelen sorunların çözümüne yönelik alınması gerekli tetbirler konusunda üstümüze düşeni yapıyoruz. Genel sorunları ve sizlerinde iletmek istediğiniz sorunları sizlerden dinlemek amacıyla bu toplantıyı düzenledik.
DÜNAYADA VE ÜLEMİZDE SORUNLAR VAR
Tabi Dünyada ve ülkemizde özellikle gıdayla ilgili, hammadde fiyatlarıyla ilgili önemli fiyat artışları, önemli sıkıtıların yaşandığı bir süreçten geçiyoruz. Bu güne kadar görmediğimiz hammade fiyatlarıyla karşı karşıyayız.
Türkiye nin başka kesimlerini de ilgilendirecek olan gıda pahalılığına dikkat çekmek amacıyla gerek yazılı gerekse görsel basında en çok yer alan ve sorunlara dikkat çekmek konusunda basında üyelerinin sorunlarını en çok dile getiren genel başkan benim. 3 günde bir, 2 günde bir gerek yazılı basında gerekse televizyonlarda yapılan basın açaklamalarıyla da Türkiye deki çitçilerin sorunlarına ilişkin aynı zamanda da çözüm önerelirileriyle birlikte talepler yetkillire iletiliyor.
Bu pahalılık karşısında hem üretim maliyetlerimizdeki bu pahalılık (fiyat artışları) hemde yaşamımızı devam ettirebilmemiz için ihtiyacımız olan satın alacağımız her türlü ihtiyacımız için bugüne kadar harcadığımızın üzerinde bir gelire ihtiyacımız var.
BU İŞİN GARATISI YOK
Biz gerek maliyetlerimiz açısından, gerek yaptığımız meslekten kazandığmız parayla yaşamımızı devam ettirme biçimi ihtiyacımız olan her tülü ihtiyacımızı karşılayacak geliri temin etmek zorundayız. Yani üretimimizi para ettirmek zorundayız. Bu işin garantisi yok,İklim şartlarına açık üretim yapıyoruz. Allahla sözleşme imzalayarak bu üretimi yapmadık. Üsktümüze düşen tedbirleri alıyoruz. Allaha tevekkül ediyoruz. “Yarabbi ben üstüme düşeni yaptım sana sıgındam, sende ürünümü bol ver. Berketle diye dua adiyoruz.
ÇİFTÇİLİK RİSKLİ BİR MESLEK
Yaşantımızı devam ettirebilmek için ihtiyacımız olan her türlü talebimizin daha pahallı hale gelmesi mutlak surette bizimde yaptığmız ekonomik faaliyetten para kazanmamız gerektiğini açıkça ortaya koyuyor. Sade üretmek yetmiyor. Ürettiğimizi para ettirmek zorundayız.
SATTIĞIMIZ PARA ETMEZKEN ALDIĞIMIZ ÇOK PARA
Dünyada bütün gıdanın fiyatı artarken Maalesef, Yurdışına ihraç ettiğimiz ürünleri değerlendirmekte yeterince başarılı olamadık. İşte Üzüm ve Ayva da ilk hasat döneminde üreticiyi para kazanıcam diye umutlandıran fiyatların daha sonra tekrar nasıl aşağıya geri geldiğini de üreticiyi de nasıl mağdur ettiğini gördük. Üzümü düşük fiyatlarla sirkeye verdiğini gördü üreticimiz. Aynı şey diğer ürttiğimiz ihraç eteğimiz başka ürünlerde de yaşandı. Bizim ithal etiğimiz her türlü ürün değerlenip para ederken de bize pahalıya gelirken, bizim üretteğimiz ve yurt dışana ihraç ettiğimiz ve edebileceğimiz ürünler
maalesef satın aldıklarımız kadar değerlenmedi.
Türkiye dışardan mısır ithal eden ülkeyiz. Mısırın fiyatının birden fırladığını gördük. Türkiye ye buğday lazım buğday fiyatlarının 6 tl ye çıktığını gördük. Gübre ham maddesi lazım, gübre üreteceğiz fiyatlarının artığını gördük. Peki Türkiye nin üzümü niye artmadı. Türkiyenin fındığı aynı oranda para atmedi.