Türk Milletinin yaratıcı olduğunu söyleyen Ahmet Şerif İzgören 2 saate yakın yaptığı konuşmada çok ilginç örneklerle değerlerimizi anlattı.
Pamukova Kültür Salonunda daha çok eğitimcilerin katıldığı toplantıda rahat harekelerle dikkat çeken İzgören sohbet sırasında kahvesinden de yudumlar alarak, dinleyicilerle monolog kurarak sohbetine devam etti.
Dinleyicilere sorduğu sorulardan birisinde hayret edici sonucu söyledi.
“Dünyada ilk araba vapurunu çizen mühendis olan Hüseyin Haki Efendidir. Hüseyin Haki Efendi’nin çizdiği bu araba vapurundan sonra vapurlar geliştirilmiştir. Hüseyin Haki Efendi aynı zamanda gemilere şikayet kutularını ilk koyan adamdır.”dedi.
“Peki Türkiye de bundan yıllar önce uçak yapıp ihracat yapıldığını ve bunun kimin yaptığını biliyor musunuz? Kaç tane uçak ihraç edildiğini biliyormusunuz” diye sordu.
“50 mi? 100 mü?, 200 mü?”sorularına dinleyenlerden tam bir net rakam gelmedi. Sonucu söyleyen İzgören’e dinleyenler şaşkın gözlerle bakakaldılar.
“1934 yılında Dünyanın en çok uçak ihracı yapan Fransa’dan sonra ikinci ülkesi Türkiyeydi. O tarihte kendi yaptığı uçakları ihraç eden ülkemizde 1934 yılında 334 uçak ihraç edilmiştir. Buda dünyanın en çok uçak satan ülkesi olan Fransa dan sonra 2 . ülkesi olduğumuzu gösterir” dedi.
Yine o tarihlerde İstanbul Kurbağalıdere de kendi imkanları ile yaptığı atölyesinde Vecihi Hermes adlı Türk’ün 10 tane uçağı imal ettiğini söyledi.
Ahmet Şerif İzgören:
“Devlette Görev tanımı dışına çıkarsanız başınıza iş gelir. Ülkeye hizmet etmek için Hoşgörü ve vatan sevgisi ile dolu olmak gerekir. Bu ülkenin değerleri var onlara sahip çıkmamız gerekir. Girişimcilik ruhu olan bir toplumuz. Milli Eğitim Politikaları sorgulanmalıdır” dedi.
İzgören;
“Liseye giden çocuklarımızın kaçı Çanakkele’yi gezmiş ve tarihe mal olmuş o kurtuluş mücadelesini yerinde görmüştür? Vatanını seven, Hoşgörü sahibi ve onun için hizmet aşkı ile dolu olan gençler yetiştirmemiz gerekir.” Dedi.
Kendi yaşamından örneklerde veren Kişisel Gelişim Uzmanı İzgören kendine ait ilginç sözlerde etti.
“Bir eve giren saadet miktarı ile servet miktarı arasında zırnık ilişki yoktur. Çünkü öyle olsaydı benim babam bizlere sadece bir kilim bıraktı. Kocaman kirli bir halı bırakmadan tertemiz, lekesiz bir kilim bırakması çok daha hayırlı oldu” dedi.
İzgören Girişimcilik ve iş kalitesi üzerinde durdu. “Türkiye de 1999 depremi sonucu meydana gelen 7.5 lik depremde ölen 17.400 kişinin kaderi iş kalitesindeki eksikliği ortaya koyduğunu söyledi. “Depremler değil kalitesiz yapılar insanları öldürür. Aynı derecede depremin Şili de olduğu halde ölü sayısının 0 olmasında iş kalitesi vardır.” Dedi.
Konuşmalarından sonra kendi kitaplarını imzalayan Kişisel Gelişim Uzmanı ve yazar Ahmet Şerif İzgören 28 mart tarihinde yeniden Pamukova ya geleceğini söyledi.